İş sözleşmelerinde işveren ücret ödemek ile yükümlüdür. Peki, ödemeler hangi şartlarda yapılmalıdır?
Genellikle taraflar bir ödeme günü hususunda mutabık kalmaktadır. Taraflar arasında ödeme gününe ilişkin bir anlaşma yoksa ücret, çalışılan ayın son günü ya da en geç takip eden ayın ilk iş günü ödenmelidir.
Ücretleri geç ödenen işçi iş görmekten kaçınabilir mi?
4857 sayılı İş Kanunu'nun 34. maddesi uyarınca, ücreti ödeme gününden itibaren yirmi gün içinde mücbir bir neden dışında ödenmeyen işçi, iş görme borcunu yerine getirmekten kaçınabilir. Bu nedenle, kişisel kararlarına dayanarak iş görme borcunu yerine getirmemeleri sayısal olarak toplu bir nitelik kazansa dahi grev olarak nitelendirilemez.
Ücretleri geç ödenen işçi haklı sebeple derhal fesih yapabilir mi?
Anayasa ve kanunlar tarafından hükmedildiği üzere işçiye ücretinin ödenmesi zarurettir. Peki, bu ödemelerin gecikiyor olması halinde işçinin iş akdini fesih etmesi ve kıdem tazminatına hak kazanması mümkün olur mu?
İşçi kendisinin ve ailesinin geçimini sağlamak zaruretindedir. Bu nedenle, işçiye yapılacak olan ödemelerin zamanında yapılması zaruridir. Ücret ödemelerinde aksama olan işçi iş akdini haklı olarak fesih edebilecek ve kıdem tazminatına hak kazanacaktır. Fakat bu noktada dikkat edilmesi gereken husus, birden çok kez bu durumun tekrar etmiş olmasıdır. Haklı bir sebebe dayanan bir defaya mahsus kısa süreli gecikmeler için haklı fesih yapılamayacağı kanaatindeyiz.
Ödemelerinde gecikme olan işçinin kıdem tazminatına hak kazanabileceğine ilişkin Yargıtay kararları mevcut olup, aşağıda bu kararlardan bir tanesi sunulmaktadır:
Yargıtay 9. HD., E. 2014/24703 K. 2015/35231 T. 14.12.2015
"4857 sayılı yasanın 24/II-e maddesi gereğince işçinin ücretinin kanun veya sözleşme hükümlerine göre ödenmemesi, geç veya eksik ödenmesi işçiye haklı fesih imkanı verir. Taraf tanıkları ücretlerin bankaya yatırıldığını beyan etmişlerdir. Davacının ücretlerinin gecikmeli olarak ödenip ödenmediği araştırılarak varılacak sonuca göre kıdem tazminatı istemi hakkında bir karar verilmesi gerekirken, istemin yazılı gerekçe ile reddi isabetsizdir."
Ücretlerinin geç ödenmesi sebebiyle haklı fesih yapacak olan işçi 20 günlük süreyi beklemeli mi?
Ücret ödemelerinin gecikmesi halinde haklı fesih yapabileceğini izah ettik. Fakat uygulamada, bu gecikmenin iş kanununda öngörülen 20 günü aşması gerektiğine dair bir yanılgı mevcuttur. Yerel mahkemeler dahi zaman zaman gecikmenin 20 günün altında olması sebebiyle haklı fesih oluşmadığına dair değerlendirmeler yapmaktadır.
Belirtmek gerekir ki 20 günlük süre sadece iş görmekten kaçınma hakkının ön şartıdır. İş kanunu ile işverene 20 günlük bir gecikme hakkı tanındığının kabulü olanaksızdır. Bu sebeplerle gecikmeler 20 günü bulmasa dahi işçi iş akdini derhal fesih edebilecektir.
Yargıtay 22. HD., E. 2014/20017 K. 2015/33808 T. 7.12.2015
"2013 yılı Mayıs ayı ücretinin on bir gün gecikmeyle ödendiği anlaşılmıştır. Mahkemece, davacının birkaç aylık ücretinin beş-on gün gecikmeyle ödendiği ve ücretin geç ödenmesinin yirmi günü geçmediğinden bahisle işçinin haklı feshi ispatlayamadığının kabulü isabetsizdir. Zira 4857 sayılı İş Kanunu'nun 34. Maddesinde düzenlenen yirmi günlük sürenin iş görmekten kaçınma hakkıyla ilgili olarak öngörüldüğü, bu sürenin ücretin ödeme zamanını keyfi olarak uzatan bir ek süre olarak görülmemesi gerektiği açıktır. İşçiye ücretinin zamanında ve tam olarak ödenmesi esastır ve asıl ve karşı davanın, iş sözleşmesinin işçi tarafından haklı sebeple feshedildiği kabul edilerek hüküm altına alınması gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir."
İşçi-İşveren ilişkisinden kaynaklı ihtilaflarınızda bir avukattan yardım almanız gerektiğini telkin ederiz. İş davalarınız için Ordu ilinde avukatlık hizmeti almak istiyorsanız bize ulaşabilirsiniz.
Comments